Şebnem Ferah'ın Röportajları

Salı, Ekim 31, 2006

Şebnem Evcilleşti

Röportaj: Şebnem Evcilleşti

Kaynak: sebnemferahfan.com

Kiminle: Şule Erden

Tarih: 1999


Anlatacak çok şeyi olan, yetenekli bir kadınla konuşmaya gidiyordum ama o, son albümünde “artık kısa cümleler kuruyorum” diyerek bütün kapıları kapatmıştı sanki...



Neden artık kısa cümleler kurduğunu, birilerinin onu çok konuştuğu için uyarıp uyarmadığını sordum ve “hayıırrr” cevabını aldım. Sözün anlamını açıkladı :”Ben kendimi çok daha net ifade edebileceğim insanlarla ilişki kurar oldum son dönemde. Gereksiz konuşmalar, laf kalabalığı içinde çok fazla anlam taşımayan diyaloglar artık hayatımda yer almıyor. Kendime daha fazla zaman ayırır oldum. İnsan bütün bunların gelişmesini sağlamak isteyince de anlaşılabileceği ve yorucu olmayan bir çevre yaratmak istiyor kendine. Bu çevre oluşunca da çok fazla konuşmaya gerek kalmıyor.” Şebnem’in yaptığı açıklamayı dinleyince onun aslında hala uzun cümleler kurduğuna emin oldum.. Konuyu son albümle birlikte ortaya çıkan değişime getirdim. Görünüşünden müziğine herşey değişmişti bi anda. İlk kasetini dinlerken komşular kavga ediyoruz sanıyorlardı, şimdi bebek uyuttuğumuzu düşünüyorlar. Neden? Gençken kendine sorduğu soruları artık sormadığını, hayatı çok fazla sorgulamanın bazen insanları mutsuzluğa ittiğini ve artık daha huzurlu olmaya çalıştığını söyledi Şebnem. İkinci kaset oluşurken daha pozitif şarkılar yaptığını anlattı.


Vaktinin çoğunu evde geçiriyormuş. Film izliyor, müzik yapıyor, internette geziniyor ve hatta chat ediyormuş. Kendine zaman ayırmanın öneminden tutun da, sağlıklı yaşamanın kurallarına kadar pek çok şey öğrendim ondan.


Evini kimseyle paylaşmaya tahammül edemiyor. İlişkileri genelde kısa sürüyormuş Şebnem’in.. o da bazımız gibi “bay mükemmel”i arıyor sanırım! Bu arada birlikte olduğu insanları basında göremiyoruz çünkü bunu istemiyor. Üstelik genelde sevgilileriyle değil flörtleriyle dışarı çıkıyormuş! Ne demekse?..


Sertab Erener ve Demir Demirkan’la aralarında hiçbir sorun yaşanmamış. Yani Demir Demirkan’la ilişkisi olmamış hiç. Aslında bu soruyu sormayacaktım ama Türkiye’nin en iyi şarkıcısını sorduğumda Sertab cevabını alınca pis pis gülümsedim, o da anladı ve “yalaaaan,yalaaan” diye bağırdı. Sertab da, Demir de yakın arkadaşlarıymış ve Sertab’la zaman geçirdiği gibi Demir’le de zaman geçirebilirmiş doğal olarak.


Ayrıca Şebnem bana çok iyi bir sinema izleyicisi gibi göründü. Tüm yeni filmleri takip ediyor, tartışıyor ve hatta kendi hayatıyla özdeşleştiriyormuş. “Concact” in uzun süre etkisinden kurtulamamış, taa ki “Matrix” vizyona girene kadar. O’na “Filmde Keanu Reves’in yerinde olsan hangi ilacı alırdın?” diye sordum. Hiç düşünmeden kırmızı dedi. O da Keanu gibi yani. Gerçek acı olsa da öğrenmeyi göze alabildiğine göre, gerçekten güçlü hissediyor kendini..


NOT: Bu röportajı gönderdiği için "petuny" Burcu Bozkır'a teşekkürler. (TST)

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home